Soylu Mücadelemiz 29 Yaşında
Medeniyetimizin damarlarından beslenen Mehmet Akif İnan ve bir grup arkadaşımızın 20 Şubat 1992’de birlikte kurduğu sendikamız, geride bıraktığı 29 yılda; duruşu, ufku, misyonu ve vizyonuyla farkını ortaya koymuştur.
Sendikamız, sorunun bir parçası olarak yaşamaktansa, çözüme dair öneriler ortaya koyma düşüncesiyle çıktığı yolda; tenkit yerine teklif esaslı yaklaşımlar ve akademik bakışı merkeze alan duruşla Basın, Yayın ve İletişim Hizmet Kolunun sorunlarında çözüm ortağı olmuştur. Sendikamız aynı zamanda özlük ve özgürlük mücadelesinin en önemli merkezi haline gelmiştir.
Sendikacılığı ‘kavga zemininden rekabet zeminine, rekabet zemininden de hizmet zeminine’ dönüştürmeyi başaran Birlik Haber-Sen, çalışanların mali haklarının iyileştirilmesini, sosyal ve meslekî gelişimlerine katkı sağlamayı ilke olarak benimsemiştir. Aynı zamanda daha demokratik Türkiye, özgürlüklerin daha fazla yaşanabildiği ülke ideali için elini taşın altına koymaktan geri durmamıştır.
Demokrasiye karartma uygulandığı dönemlerde dik duruşuyla milletin ve milli iradenin yanında yer alan Birlik Haber-Sen, uluslararası kirli, karanlık odakların içerideki işbirlikçileri ile tezgâhladıkları ihanetlere karşı haklı olmanın verdiği güç ve cesaretle durmuş; 28 Şubat, 27 Nisan, 17-25 Aralık, 15 Temmuz gibi, millete karşı yapılan her türlü gayrimeşru ve hain girişimde, ‘hâkimiyet milletindir’ diyerek meydanlara çıkmış, haksızlıkların karşısında, mağdur ve mazlumların yanında yer almış; ırkına, diline, dinine, rengine bakmadan dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan mezalime gereken tepkiyi göstermiştir. Temsil ettiği üyeleri ve medeniyet değerleriyle ülkemizdeki milli birlik ve kardeşlik ikliminin tesisi için her zaman varlığını ortaya koymuştur.
Kuruluşunda demokratik, adaletli, refah düzeyi yüksek, insan haklarına duyarlı bir Türkiye idealinden yana seçimini yapan Birlik Haber-Sen, bu idealinin inşası için, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da çalışmaya ve sorumluluk almaya devam edecektir. Emek, özgürlük ve demokrasi konusunda toplumun tüm katmanlarının kalıcı bir duyarlılığa sahip olması için gösterdiği çabayı artırarak devam ettiren sendikamız, devraldığı medeniyet mirasının, sahip olduğu inanç ve ahlaki değerlerin gereği kamplaştırmayan, ayrıştırmayan, kaynaştıran ve buluşturan bir solukla varlığını her geçen gün güçlendirerek sürdürecektir.
Birlik Haber-Sen olarak, sorumluluklarımızı ülke sınırlarından, ülke sınırlarını da kireçle boyanmış beyaz taşlardan ibaret görmeyip, medeniyet coğrafyamızı ve bütün dünyayı saran kuşatıcılıkla can, mal, nesil ve ifade hürriyeti gibi doğuştan gelen temel hak ve özgürlüklere müdahalede reflekslerimizi ortaya koymayı bugüne kadar sürdürdüğümüz gibi, bundan sonra da sürdürmeye devam edeceğiz.
‘Neyi riske attığınız aslında neye değer verdiğinizi gösterir’ ilkesinden hareketle, ülkemizin korku tünelinden çıkma sürecinde çetelerin, derin odakların, paramiliter yapıların değil, halkın ırgatlığını yapmanın yüreklilik olduğunu düşünerek sesimizi yükseltmekten ve risk almaktan çekinmedik, bundan sonra da çekinmeyeceğiz.
Akif İnanlardan devraldığımız bayrağı daha ileriye taşıyabilmiş olmanın, ülkemizin yüz ağartıcı, saygın, etkin sivil toplum kuruluşunu el birliğiyle zirveye çıkarmanın gururunu, onurunu hep birlikte yaşıyoruz ve bundan sonrada yaşayacağız.
Soylu mücadelemizin 29. yılında, kuruluşumuzdan büyümemize, bugünlere gelmemize emeği geçen başta Mehmet Akif İnan olmak üzere, ahirete irtihal eden dava arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor; tüm yöneticilerimize, şube, il başkanlarımıza, işyeri temsilcilerimize, üyelerimize teşekkür ediyor, minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Medeniyetimizin damarlarından beslenen Mehmet Akif İnan ve bir grup arkadaşımızın 20 Şubat 1992’de birlikte kurduğu sendikamız, geride bıraktığı 29 yılda; duruşu, ufku, misyonu ve vizyonuyla farkını ortaya koymuştur.
Sendikamız, sorunun bir parçası olarak yaşamaktansa, çözüme dair öneriler ortaya koyma düşüncesiyle çıktığı yolda; tenkit yerine teklif esaslı yaklaşımlar ve akademik bakışı merkeze alan duruşla Basın, Yayın ve İletişim Hizmet Kolunun sorunlarında çözüm ortağı olmuştur. Sendikamız aynı zamanda özlük ve özgürlük mücadelesinin en önemli merkezi haline gelmiştir.
Sendikacılığı ‘kavga zemininden rekabet zeminine, rekabet zemininden de hizmet zeminine’ dönüştürmeyi başaran Birlik Haber-Sen, çalışanların mali haklarının iyileştirilmesini, sosyal ve meslekî gelişimlerine katkı sağlamayı ilke olarak benimsemiştir. Aynı zamanda daha demokratik Türkiye, özgürlüklerin daha fazla yaşanabildiği ülke ideali için elini taşın altına koymaktan geri durmamıştır.
Demokrasiye karartma uygulandığı dönemlerde dik duruşuyla milletin ve milli iradenin yanında yer alan Birlik Haber-Sen, uluslararası kirli, karanlık odakların içerideki işbirlikçileri ile tezgâhladıkları ihanetlere karşı haklı olmanın verdiği güç ve cesaretle durmuş; 28 Şubat, 27 Nisan, 17-25 Aralık, 15 Temmuz gibi, millete karşı yapılan her türlü gayrimeşru ve hain girişimde, ‘hâkimiyet milletindir’ diyerek meydanlara çıkmış, haksızlıkların karşısında, mağdur ve mazlumların yanında yer almış; ırkına, diline, dinine, rengine bakmadan dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan mezalime gereken tepkiyi göstermiştir. Temsil ettiği üyeleri ve medeniyet değerleriyle ülkemizdeki milli birlik ve kardeşlik ikliminin tesisi için her zaman varlığını ortaya koymuştur.
Kuruluşunda demokratik, adaletli, refah düzeyi yüksek, insan haklarına duyarlı bir Türkiye idealinden yana seçimini yapan Birlik Haber-Sen, bu idealinin inşası için, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da çalışmaya ve sorumluluk almaya devam edecektir. Emek, özgürlük ve demokrasi konusunda toplumun tüm katmanlarının kalıcı bir duyarlılığa sahip olması için gösterdiği çabayı artırarak devam ettiren sendikamız, devraldığı medeniyet mirasının, sahip olduğu inanç ve ahlaki değerlerin gereği kamplaştırmayan, ayrıştırmayan, kaynaştıran ve buluşturan bir solukla varlığını her geçen gün güçlendirerek sürdürecektir.
Birlik Haber-Sen olarak, sorumluluklarımızı ülke sınırlarından, ülke sınırlarını da kireçle boyanmış beyaz taşlardan ibaret görmeyip, medeniyet coğrafyamızı ve bütün dünyayı saran kuşatıcılıkla can, mal, nesil ve ifade hürriyeti gibi doğuştan gelen temel hak ve özgürlüklere müdahalede reflekslerimizi ortaya koymayı bugüne kadar sürdürdüğümüz gibi, bundan sonra da sürdürmeye devam edeceğiz.
‘Neyi riske attığınız aslında neye değer verdiğinizi gösterir’ ilkesinden hareketle, ülkemizin korku tünelinden çıkma sürecinde çetelerin, derin odakların, paramiliter yapıların değil, halkın ırgatlığını yapmanın yüreklilik olduğunu düşünerek sesimizi yükseltmekten ve risk almaktan çekinmedik, bundan sonra da çekinmeyeceğiz.
Akif İnanlardan devraldığımız bayrağı daha ileriye taşıyabilmiş olmanın, ülkemizin yüz ağartıcı, saygın, etkin sivil toplum kuruluşunu el birliğiyle zirveye çıkarmanın gururunu, onurunu hep birlikte yaşıyoruz ve bundan sonrada yaşayacağız.
Soylu mücadelemizin 29. yılında, kuruluşumuzdan büyümemize, bugünlere gelmemize emeği geçen başta Mehmet Akif İnan olmak üzere, ahirete irtihal eden dava arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor; tüm yöneticilerimize, şube, il başkanlarımıza, işyeri temsilcilerimize, üyelerimize teşekkür ediyor, minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz.
